ISSN Almış Dergi: Bilimsel Yayıncılığın Toplumsal Etkileri ve Sosyal Adalet
Hepimiz akademik dünyada yer almak istiyoruz, değil mi? Her birimizin amacı, araştırmalarımızı bir şekilde duyurmak, paylaşmak ve bilime katkıda bulunmak. Ancak bu süreç, yalnızca “bilimsel doğruluk” ya da “akademik başarı” ile ölçülmemeli. Dergilerin ISSN alması, bu yayınların kabul görmüş, ciddi ve doğru bir kaynak olarak değerlendirilmesi için önemli bir adım, ama aynı zamanda bu sürecin içinde gizli olan toplumsal dinamikleri de göz ardı etmemek gerekiyor.
Kadınlar genellikle bu tür süreçlerin toplumsal etkilerini daha çok düşünür ve daha empatik bir bakış açısıyla değerlendirir. Bu yazıda, ISSN almış bir derginin toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet bağlamındaki etkilerini ele alarak, bilimsel yayıncılığın sadece bir “akademik başarı” olmadığını, aynı zamanda bir toplumsal sorumluluk olduğunu tartışacağım. Bu yazıyı okurken, siz de kendi perspektifinizden bu konuya nasıl yaklaştığınızı düşünmeye davet ediyorum.
ISSN Almış Bir Dergi Nedir ve Neden Önemlidir?
ISSN (International Standard Serial Number), dergilere verilen evrensel bir tanımlayıcı numaradır. Bu numara, derginin uluslararası alanda tanınmasını sağlar ve ona belirli bir güvenilirlik kazandırır. Ancak, bu sürecin ardında sadece teknik bir anlam bulunmuyor. Dergilerin ISSN alması, çoğu zaman yayıncılık dünyasında “prestij” anlamına gelir. Bir derginin ISSN alması, ona dünya çapında bir saygınlık kazandırabilir. Ama bu prestij kimler için, nasıl sağlanıyor? Bunu sorgulamamız gerekiyor.
Toplumsal cinsiyet ve çeşitlilik dinamikleri bağlamında, ISSN almış bir dergi genellikle daha geniş kitlelere ulaşma potansiyeline sahiptir. Ancak bu dergilerin editöryal süreçlerinde, içerik seçiminde ve yayın politikalarında ne kadar çeşitlilik barındığı önemli bir soru işaretidir. Bir dergi ISSN almış olabilir, fakat bu, derginin sadece belli bir akademik çevreye hitap ettiği ve belirli bir bakış açısının egemen olduğu anlamına da gelebilir.
Kadınların Empati Odağında: ISSN ve Toplumsal Etkiler
Kadınların genellikle daha empatik bir yaklaşım sergilediği ve toplumsal etkileri derinlemesine düşündüğü bilinir. ISSN almış bir dergi, bu açıdan, yalnızca “bilimsel başarı”yı değil, aynı zamanda toplum üzerindeki etkisini de değerlendirmelidir. Kadınlar, araştırmaların sadece akademik dünyada yankı bulmadığını, aynı zamanda daha geniş bir toplumda ne gibi etkiler yaratacağını da göz önünde bulundururlar.
Örneğin, kadın araştırmacılar, dergilerin içeriklerinde sadece erkek egemen bakış açılarını değil, kadınların ve toplumsal cinsiyetin daha geniş bir perspektiften ele alınmasını isteyebilirler. Derginin editöryal ekibinde ve yazarlık kadrosunda çeşitliliğin sağlanması, sadece daha adil bir ortam yaratmaz, aynı zamanda farklı bakış açılarına sahip olmayı da teşvik eder. Ancak bu çeşitlilik her zaman sağlanıyor mu? Sosyal adalet açısından, bu soruya açık ve dürüst bir şekilde cevap vermek gerekiyor.
Kadınların bakış açısına göre, ISSN almış dergiler toplumsal cinsiyet eşitliği sağlamakla kalmamalı, aynı zamanda bu eşitliği yazarlık, hakemlik ve editörlük süreçlerinde de uygulamalıdır. Toplumsal cinsiyetin dergi içeriklerinde nasıl ele alındığı, yalnızca kadınların değil, tüm toplumsal grupların haklarını savunmak için bir fırsat yaratabilir.
Erkeklerin Analitik ve Çözüm Odaklı Bakış Açısı: Daha Hızlı, Daha Etkili ve Daha Yenilikçi
Erkekler genellikle daha analitik, çözüm odaklı bir yaklaşım benimseme eğilimindedir. Bu bakış açısı, ISSN almış dergiler için de geçerlidir. Stratejik bakış açısıyla, dergilerin hızla yayımlanması, bilimsel bulguların daha hızlı paylaşılması gerektiği savunulabilir. Burada bir sorun olabilir: Hızlı yayımlanma süreci, çeşitlilik ve toplumsal etkilerin göz ardı edilmesine neden olabilir mi?
Erkeklerin bakış açısına göre, bir derginin ISSN alması, hızlıca kabul gören ve geniş kitlelere ulaşan bilimsel bilgilerin temin edilmesinin yolu olmalıdır. Bu, akademik dünyada hızlı bir çözüm getirebilir. Ancak, toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet gibi unsurlar, bu tür bir yaklaşımda genellikle göz ardı edilebilir. Hız ve yenilikçilik, her zaman eşitliği ve kapsayıcılığı göz önünde bulundurmaz.
Dergilerin, yalnızca hızlı yayımlanma hedeflerine değil, aynı zamanda içeriklerinde çeşitliliği sağlamak için stratejik olarak çalışması gerektiği konusunda güçlü bir görüş bulunuyor. Fakat, dergilerin ISSN almak için başvurduğu hızlı süreçler bazen bu önemli faktörleri göz ardı edebilir.
Toplumsal Adalet ve Çeşitlilik: ISSN’li Dergiler Gerçekten Kapsayıcı mı?
Şimdi de esas sorumuza gelelim: ISSN almış dergiler gerçekten toplumsal adalet ve çeşitlilik sağlıyor mu? Bu soruyu sormak, sadece bilimsel dünyanın sorunu değil, aynı zamanda toplumun genel yapısına dair bir sorgulama. Bu dergilerdeki içeriklerin kimleri kapsadığı, kimleri dışladığı, ve nasıl bir etki yarattığı konusunda net bir değerlendirme yapmak gerekiyor.
Her bir derginin amacı, bilimsel bilgiyi yaymak olsa da, yayılan bilginin toplumsal etkilerini de göz önünde bulundurması şart. Bu noktada, dergilerin içeriklerini ve yayımladıkları araştırmaları sadece akademik bir ölçütle değil, aynı zamanda toplumsal adaletin ve çeşitliliğin bir aracı olarak görmek çok önemli.
Sizce, ISSN almış bir dergi toplumsal cinsiyet ve çeşitlilik konusunda ne kadar adil olabilir? Dergilerin hızla yayımlanması mı, yoksa toplumsal etkilerin dikkate alınması mı daha önemli? Fikirlerinizi paylaşın, bu konu üzerine birlikte düşünelim!